1984 yılında Eruh’ta başlatılan kalkışma ile Türk milletinin başına bela olan PKK terör örgütü ile o gün bu gündür mücadele sürerken Suriye’de meydana gelen hadiseler sonrası ortaya çıkan IŞİD ile Suriye sınırında özellikle de Gaziantep ve Kilis illerimizde sıcak çatışmalar yaşanırken 15 Temmuz gecesi uygulamaya konulan Darbe girişimi ile mücadele edeceğimiz cephe üçe çıkmış oldu.

Bulunduğumuz bu zor Coğrafyada tutunabilmek adına yıllar yılı verdiğimiz mücadele belli, Emperyalist güçlerin vatan olarak tutunmaya çalıştığımız bu coğrafyada yüzyıllar önce başlattıkları “Haçlı Seferleri” bugünlerde başka metodlar ile denenmeye çalışılıyor.

Yüzyıllar boyu devam eden Anadolu’yu işgal etme çalışmaları bir dönem alttan alta ve gizlice devam ederken içerisinde bulunduğumuz günlerde artık açıktan açığa yapılmaya başlandı, Görünüşleri bizim gibi olan ancak kafa yapıları bize benzemeyen  “Mankurtlar”  vasıtası ile başlatılan saldırı son dönemlerde en üst seviyeye çıkartılmış durumda.

Emperyalist güçler bir zamanlar Türk milletini Çanakkale’de, Anafartalar’da, İnönü’de topla, tüfekle alt etmeye çalıştılar, Yedi Düvele karşı tek başına mücadele veren Gazi Mustafa Kemal önderliğindeki Türk Milleti tamamı birleşmiş Emperyalist güçleri geldikleri yere göndermekte gecikmedi.

Aradan geçen yıllar içerisinde yazımızın başında da belirttiğimiz gibi PKK gibi bir maşa bulup 1984 yılı itibarı ile Türk milletini sürekli meşgul etmeye, oyalamaya başladılar bilindiği gibi de bu oyalama 30 yıldan fazla bir zamandır sürüp gidiyor.

PKK terör örgütü ile de istediği neticeyi alamayacaklarını gören Emperyalist güçler bu seferde 15 Temmuz gecesi uygulamaya koydukları Darbe girişimi ile Türkiye’nin yönetimini tamamen ele almaya ve işi kökünden halletmeye çalıştılar.

15 Temmuz gecesi Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın çağrısı ile sokaklara çıkan Türk halkı hem içerideki hem de dışarıdaki düşmanların Türkiye üzerindeki emellerine engel oldu, günlerce sokaklarda nöbet tutan Türk halkının davranışı bütün dünya tarafından takdir edildi.

İçeride pek çok hain grup ile mücadele etmek zorunda kalan Türkiye Cumhuriyeti Çarşamba günü sabah saatlerinde de Suriye topraklarına girerek orada operasyon yapmaya ve sınırlarımızı emniyet altına almaya başladı.

Yurt olarak tutmaya sonrada tutunmaya çalıştığımız bu coğrafyadan biz söküp atma kararında olan emperyalist güçlerin bu hücumları dün durmuyordu, bugün durmuyor yarında durmayacak, ellerindeki bütün imkanlar ile Türk milletinin tepesine çullanan Emperyalist güçlerin bu saldırısını da top yekün bir mücadele ile savuşturmak gibi bir mecburiyetimiz var.

İçerisinde bulunduğumuz zor şartlarda her zamankinden daha fazla birlik ve beraberliğe muhtaç olduğumuzu buradan tekrarlamaya gerek duymuyoruz, Böylesi zor günlerde topu ile tüfeği ile, ellerindeki bütün teknolojik imkanlarla o imkanların yetmediği yerde bütün ekonomik güçleri ile saldıran Emperyalistlere karşı tam bir Vatan savunması yapmak durumundayız.

Siyasi partilerimiz, STK’lar ve bu memleket için iyi düşünceleri olan kim varsa hepsinin her zamankinden daha fazla bir samimiyet ile bir araya gelmeleri, ortak akıl etrafında buluşmaları gerekiyor ki bu beladan yakamızı kurtaralım.

Karşı karşıya kaldığımız tehlike her zamankinden daha büyüktür. Böylesine büyük bir beladan kurtulmak adına kimin elinden ne geliyorsa yapmalı, birbirleri ile dargın olan kim varsa bu dargınlıklarını ötelemeli ve herkes tek vücut halinde davranmalıdır.

Bizim emperyalistlere vereceğimiz bir karış toprağımız yok. Başka Türkiye’de yok. 


Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol

banner51

banner34

banner38

banner57

banner33

banner37