Geçtiğimiz Cuma günü Türkiye’de var olan yazılı/Sesli/Görsel ne kadar medya kuruluşu varsa bir tamamı “Sefa Sirmen tutuklandı” haberini yurt içinde ve yurt dışındaki konu ile ilgili herkese duyurdu.

Biz Sefa Sirmen’in tutuklandığı Kandıra Cezaevine gidinceye kadar işlemler tamamlanmış ve Sirmen kesinleşen 6 yıl 3 ay cezayı çekmek üzere Kandıra cezaevinde misafir olacağı odaya alınmıştı.

Kocaeli genelinde siyaset yapıp ta hangi partiye mensup olursanız olun Sefa Sirmen’i tanımamanız tanıdıktan sonra da “Neden benim partimde de bir Sefa Sirmen yok” şeklinde buruk bir kıskançlık duymamanız adeta mümkün değildir.

Özellikle İzmit Belediye başkanlığı yaptığı dönemlerde bırakın Kocaeli’ni Türkiye’de bile pek çok bakanlığın devasa bütçelerine rağmen yapamadığı pek çok yatırımı son derece dar bütçeler ile hayata geçiren bir siyasetçi nasıl kıskanılmasın ki.?

Sefa Sirmen’in İzmit’e kazandırdığı hizmetler Gebze’de yaşayan birisi olarak bizimde zorumuza gittiğinden MHP Gebze ilçe başkanı olarak görev yaptığımız  bir gün Sirmen’inde bulunduğu bir STK toplantısında “Sefa Bey İzmit’te yaşasak sizin heykelinizi dikeriz, Lütfen İzmit’e yaptığınız hizmetlerin onda biri kadarını da Gebze’ye yapmaları için buradaki siyasileri uyarın ki Gebze’de köy olmaktan kurtulsun” dediğimizi asla unutmuyoruz.

Belediye başkanlığı yaptığı uzun dönem süresince kendi partisinden Başbakan görme imkanına sahip olamayan Sefa Sirmen’in başkanlık yaptığı dönemlerde Turgut Özal’dan, Süleyman Demirel’e ,Mesut Yılmaz’dan, Recai Kutan’a kadar değişik partilerden Başbakanlar görevde olmalarına  rağmen bu Başbakanların tamamının Sefa Sirmen ile ilgili en küçük olumsuz bir ifade kullandıklarına hiç kimse şahit olmadı.

Kocaeli gibi “Sanayinin başkenti” olarak bilinen bir yerleşim merkezinde o dönemler var olan hava kirliliğini, Yuvacık barajı öncesi Kocaeli ve ilçelerinin içerisinde bulunduğu susuzluğu şimdi amatör kümeden bir üst lige çıkma mücadelesi veren Kocaelispor’un onun dönemindeki muhteşem başarılarını  bizim gibi 50’li yaşların ortasında bulunan herkes çok iyi hatırlayacaktır.

Biz Sefa Sirmen’in iktidarda bulunduğu dönemlere denk gelmedik, Biz kendisini tanıdığımızda Sirmen Belediye başkanlığı sonrasında 2002-2007 yılında milletvekili olmuş o tarihten sonrada bir müddet siyasetin dışında kalmaya niyetlendiği dönemlerdi.

Siyasetin dışında fazla kalamayan Sirmen 2009 yılında yapılan yerel seçimde partisinin Genel başkanı Deniz Baykal’a rağmen CHP’nin Kocaeli Büyükşehir Belediye başkan adayı oldu kaybetti,  arkasından 2014 yılında aday olduğu İzmit Belediye başkanlığı yarışını da kaybedince siyaseti de kısmen noktalamış oldu.

Biz son yıllarda hergün olmasa da belli zamanlarda Sefa Sirmen ile birlikteydik, Kendisine yakın olduğumuz süre içerisinde emin olduğumuz tek şey “Sefa Sirmen siyasette ne kadar başarılıysa Ticarette de o kadar başarısız bir isim”

2002 yılında Kocaeli Milletvekili olduğunda TBMM’ye “Dokunulmazlığım kaldırılsın” diye başvuruda bulunan Sirmen’in bu talebi kesinlikle karşılık bulmadı, bunun yerine tek görevi şu an çok büyük sağlık sorunları ile uğraşan Eski Körfez Belediye başkanı  ve milletvekilliği yaptığı dönem içerisinde sadece ve sadece “Sefa Sirmen ile ilgili Mahkeme kararlarını takip etmekten sorumlu milletvekili olarak “ görev yapmayan ve nerede ise bütün AK Partililerin “Kocaeli’ye hiçbir faydası olmadı” dedikleri Muzaffer Baştopçu’nun “Lüzumsuz kasaba siyaseti” yüzünden Sefa Sirmen şimdilerde hiçte hak etmediği bir “Zulüm “ile karşı karşıya bulunuyor.

O günleri hatırlamakta fayda var, Sefa Sirmen İzmit Belediye başkanlığını ANAP’lı Necati Gençoğlu’ndan devraldı , Belediye başkanlığının ilk yıllarında kasa tamtakır, ANAP hükümeti, bugün 'Her kente lazım' diye göklere çıkarılan İZAYDAŞ'a bile izin vermiyor. Kış bastırıp sobalar yakıldığında kömür dumanından göz gözü görmüyor. Haftada bir hava kirliliğinde sınır aşıldığından alarm veriliyor. Vatandaş Sefa Sirmen'in elindeki gibi o günlerin sembolü haline gelen “ maske” arıyordu.

O günlerde hatırlanacağı gibi Koskoca Türkiye’de sadece 3 kentte Doğalgaz vardı, Sefa Sirmen sayesinde Doğalgaza kavuşup hava kirliliğinin ölümcül hastalığından kurtulan dördüncü kent İzmit oldu. O günlerde aşılması çok zor olan birçok bürokratik engel Sirmen’in bitip tükenmez enerjisi ile  aşıldı, İZGAZ kuruldu, Doğalgaz geldi kentin yüzü gözü açıldı, Hava kirliliğinden eser kalmadı.

Ancak AK Parti’nin iktidara gelmesi ile başta Kocaeli olmak üzere AK Partinin en üst kademelerinde başlayan “Sirmen Korkusuna bağlı endişe” bir türlü giderilemeyip “ Siyaseten rahat bir Sefa Sirmen hem Kocaeli’de hem bütün yurtta bize çok büyük sıkıntı yaşatır” düşüncesi Milletvekilliği döneminde nerede ise Kocaeli’ye asla uğramayan “Sefa Sirmen’den sorumlu milletvekili  Muzaffer Baştopçu’nun” asıl işi olunca bugün Sirmen’in cezaevine girmesine vesile olan İZGAZ davasının takipçiliği Baştopçu’yu ,Sirmen yüzünden tam 10 yıl TBMM’de tuttu, Baştopçu’da 10 yıl Sefa Sirmen ile yattı sabah İZGAZ ile yataktan uyandı.

Bugün Sirmen’in Cezaevine girmesine vesile olan İZGAZ  ihalesi hatırlanacağı gibi 2008 yılında yapılan İhale salonunda Genpa, Zorlu, Fransız GDF Suez, Palmet Enerji firmalarının temsilcileri bulundu. Aksa firmasının ise, temsilci göndermediği, ama teşekkür mektubu gönderdiği ortaya çıkmıştı. Palmet ve Genpa da teklif vermedi, teşekkür mektubu sundu.

2 firmanın kapalı zarflarının açılmasının ardından konuşan dönemin Kocaeli büyükşehir Belediyesi Genel sekreteri Münir Karaloğlu, en yüksek fiyat üzerinden birer milyon dolarlık dilimler halinde artış başlattı. Fransız Şirketi GDF Suez, 231 milyon doların üzerine, bir milyon dolar koyarak, sözlü teklifini 232 milyon dolara çıkarttı. Zorlu grubunun temsilcileri, süre isteyip, telefon görüşmeleri yaptılar, onlar da ihaleden çekildiler.

Bu durumda, İZGAZ, Fransız GDF Suez firmasına kaldı. İhalenin tamamlanmasından sonra Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Münir Karaloğlu,” 549 milyon dolara İZGAZ’ın yüzde doksanını  özelleştirdik. Bu gayet iyi bir rakamdır. İZGAZ satıldı diye İzmit’te doğal gaz pahalanmaz” diye açıklama yapmış.

İşte Sefa Sirmen 2008 yılında İZGAZ vesilesi ile Kocaelli Büyükşehir Belediyesine 549 milyon dolar kazandırmanın cezasını bugün kandıra Cezaevinde çekiyor, İhaleyi yapan Münir Karaloğlu bugün Antalya Valisi, aynı zamanda İZGAZ’ın da yönetiminde olan İbrahim Karaosmanoğlu Kocaeli Büyükşehir Belediye başkanı ama İZGAZ’ı son derece zor koşullarda hayata geçiren Sefa Sirmen Cezaevinde.

Sefa Sirmen İZGAZ bünyesinde “yolsuzluk” yapmakla suçlanıyor, CHP’li bir belediye başkanı ANAP’ın DYP’nin iktidarda bulunduğu bir dönemde müfettişlerden çekinmeyip İZGAZ gibi dünya devi bir Marka ile nasıl yolsuzluk yapacak.. Bilen varsa geri gelsin.

Bugün AK Partili belediye başkanlarının yine AK Partili bir iktidara güvenerek yaptıkları ihaleler artık herkes tarafından biliniyor, ancak AK Partinin son derece fazla bir milletvekili sayısı ile iktidarda bulunmasından dolayı hiç kimse sesini duyuramıyor AK Partili belediye başkanlarının bu fütursuzluğunu anlatacak makam bulunamıyor.

Sefa Sirmen’in İZGAZ davası dolayısı ile daha çok “Siyaseten” Ceza evine konulması bundan sonra siyasette “Devr-i Sabık” hadisesinin bundan sonra daha sert bir şekilde hayata geçirilmesine vesile olacaktır, Yapılacak bir genel seçimde AK Parti dışında bir siyasi partinin iktidara gelmesi sonucu bugün yapılan cezaevlerinin tamamı bile Belediye başkanlarını almaya yetmeyecektir.

Yazımızın başında Sefa Sirmen’in kesinlikle ticaretten anlamadığını yazdık, Dışarıdan Sirmen ile ilgili yaratılan algının aksine bizim çok iyi tanıdığımız Sirmen’i ticareten Türkiye’de herkesin kandırabileceğini, çok az bir çaba ile karşısındaki vatandaşın Sirmen’in cebinden bütün varlığını alabileceğine şahit olduk.

Son derece iyi niyetli, kendisine gelen bir talep ile ilgili olarak günlerce uğraşan “vatandaşın isteğini” adeta vazife edinen Sirmen’e şu günlerde yapılan “Zulüm” aslında taraflı tarafsız bütün siyasetçilerin de ders alması gereken bir konudur.

Sefa Sirmen’in cezaevine konulmasından sonra bizi arayan çok sayıda AK Partili siyasetçi ve üst düzey yöneticisi “Çok üzüldük, Türkiye’ye malolmuş bir siyasetçiye yapılanlar hiç te hoş değil” dediklerinde kendilerine “ Sizin söyledikleriniz Timsahın gözyaşları, madem üzülüyorsunuz o zaman gerekeni yapın” dediğimizde “Yüksel Bey durumu biliyorsun Allah Sefa Sirmen’in yardımcısı olsun” cevabını almakta gecikmedik.

Biz Sefa Sirmen’e geçmiş olsun temennilerinde bulunuyoruz, Ailesine de güçlü olmalarını ve Sirmen’in yanında “Dağ gibi durmalarını” tavsiye ediyoruz, Bu günlerde gelir geçer, Türkiye gibi henüz gelişmesini sağlayamamış, Demokrasiyi özümseyememiş, Başbakan ve Bakan asan her 10 yılda bir İhtilal yapılan bir Ülkede Siyaset yapmanın ne kadar zor bir iş olduğunu da yakından biliyoruz.

Bu arada başta CHP Genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP Kocaeli İl başkanı Avukat Cengiz Sarıbay olmak üzere bütün CHP’lilerin de Sefa Sirmen’in arkasında “Adam gibi “durmalarını tavsiye ediyoruz, CHP’de siyaset yapan ve bundan sonra da siyaset yapmak isteyen bir takım partililerin ellerini oğuşturarak “iyi oldu yolumuzdan çekildi” şeklinde düşündüklerini duyuyoruz ama bu durumun da “Adamlıkla hiçbir ilgisi olmadığını “söylüyoruz zira bu kentte belki ifade biraz ağır olacak ama büyük bir çoğunluğun “Ensesine vursanız kursağından Sefa Sirmen’in ekmeği çıkacağını” çok yakından biliyoruz.

Burası Türkiye yıllardır süren soruşturmalarda haklarından yüz yıl-Beş yüz yıl hapis istenilen çok sayıda Devlet adamı bilindiği gibi Mahkemeler tarafından serbest bırakıldı, O Siyasetçi ve Devlet adamlarına Beş yüz yıl hapis isteyen Savcılar şu an yurt dışında firari dolaşıyorlar, Bu insanlara hapis kararı veren Hakimlerin çoğu da bir anda cezaevine girdiler.

SON SÖZ: Bir anne bebeğini uyutur eşi işten gelinceye kadar karşı komşuya çay içmeye gider, aradan saatler geçtikten sonra eve girer bakar ki duvara dayanmış bir Gelincik (Yılanboğar) bekliyor ve ağzında kan var.Anne gelinciğin bebeğine zarar verdiğini düşünerek bulduğu bir sopa ile ağzında kan olan Gelinciği paramparça eder öldürür, O korku ve endişe ile bebeğin oda kapısını açar bakar ki Bebek beşiğin kenarında gülümsüyor ama bebeğin yanında da kafası kopartılmış bir YILAN duruyor.Anne yaptığı yanlışlığın farkına varmıştır ancak Gelincik koruduğu bebeğin annesi tarafından anlaşılmadan öldürülmüştür.

Sefa Sirmen’de var etmeye çalıştığı İzmit yüzünden maalesef cezalandırılmıştır, İzmit’i bir dünya şehri yapmaktan başka hiçbir suçu günahı olmayan Sirmen, Gelincik misali cezalandırılmıştır.

Burada Hukukçulara düşen görev Sefa Sirmen’i gördüğü bu Zulümden kurtarmak adına Kanunen yapılması gereken ne varsa yapmak ve adaletin yerine getirilmesini sağlamaktır.

İnsanlığın gereği de budur.