Geçtiğimiz ve ondan önceki haftayı Elazığ ve Malatya illerimizde meydana gelen deprem felaketinde hayatını kaybedenlere yanmakla geçirdik, Meydana gelen deprem felaketinde hayatını kaybedenlerin ve o kayıplardan sonra ortaya çıkan hikayeler tüm Türk milletinin canını yaktı içini acıttı.
Millet olarak Elazığ merkezli depremin yaralarının sarılması adına seferber olduk, Devlet kurumlarımızın, STK’ların başlattığı yardım kampanyasına vatandaşımızda olağanüstü sahiplenmesi eklenince ortaya destansı bir seferberlik görüntüleri çıktı.
Tam Elazığ depreminin yaralarının sarılmaya başlandığı, deprem sonrası o bölge için neler yapılacağının planlaması yapılırken dün akşam saatlerinde Van ilimizde peş peşe yaşanan çığ felaketi sonrasında aralarında çığ altında kalanları kurtarmak adına seferber olan güvenlik görevlilerimizin de bulunduğu 33 vatandaşımızın hayatını kaybettiği haberleri ile tam anlamı ile yıkıldık.
Biz bu yazıyı yazarken üzerine çığ düşen minibüste bulunan 5 kişinin cansız bedenine ulaşılırken, 6 kişi ise sağ olarak kurtarılmıştı. Minibüste olduğu değerlendirilen ve sabah saatlerinden itibaren devam eden 2 kişiyi kurtarma çalışmaları sürdürülürken meydana gelen ikinci çığ faciasında hayatını kaybedenlerin sayısının 33'e yükseldiği açıklandı.
Bütün ülke akşam saatlerinde Van ilimizde meydana gelen Çığ felaketinin akibetini merak ederken bu seferde İzmir’den kalkıp İstanbul’a gelen uçağın Sabiha Gökçen hava alanına inerken yoğun yağış nedeni ile pistten çıktığı uçağın üç parçaya ayrıldığı meydana gelen kazada 3 vatandaşımızın hayatını kaybettiğini 169 kişinin de yaralanma sonucu hastaneye kaldırıldığı haberi ile adeta şok üzerine sok yaşamaya başladık.
Meydana gelen felaketlerin kış mevsiminde olması özellikle yurdumuzun doğu ve güneydoğu Anadolu bölgesinde yoğun kar yağışı dolayısı ile arama ve kurtarma çalışmalarının son derece zor şartlarda yapılması bizim için ayrı bir acı.
İstanbul’daki uçak kazasından sonra Pegasus Hava Yolları'nın Twitter adresinden yapılan açıklamada "İzmir Adnan Menderes-Sabiha Gökçen seferini yapan PC2193 sefer sayılı TC-IZK kuyruk tescilli uçağımızın 5 Şubat 2020'de yaşadığı kaza sonrasında resmi kaynakların da teyit ettiği üzere 3 misafirimizin hayatını kaybettiğini üzülerek bildiririz. Acımız çok büyük. Kazada hayatını kaybeden misafirlerimize Allah'tan rahmet, aile ve yakınlarına başsağlığı diliyor, yakınlarının acılarını yürekten paylaşıyoruz.
Yaralı olan yolcularımızın tedavileri hastanelerde devam etmektedir. Tüm yaralı yolcularımıza acil şifalar diliyoruz. Şu anda önceliğimiz vefat eden misafirlerimizin yakınlarına destek olup yanında bulunmak, acılarına ortak olmak ve yaralı yolcularımızın hastanelerdeki tüm ihtiyaçlarını karşılamaktır."denilerek durumun hangi boyutlarda olduğu da bir kez daha gözler önüne seriliyordu.
Acıların üst üste yaşandığı son 15 günlük zaman dilimi içerisinde yaşanılan felaketler sonrası Devletimizin tüm kurumlarının teyakkuz haline geçirilerek arama kurtarma yapmak adına daha ilk dakikalardan itibaren olay yerine koşmaları bundan sonra meydana gelebilecek felaket sonrası yaraların sarılabilmesi adına önemli bir gösterge.
Elazığ’da ve Malatya’da meydana gelen deprem, Van’da meydana gelen çığ, İstanbul Sabiha Gökçen’de meydana gelen uçak kazası bilindiği gibi yaşadığımız ilk felaket olmadığı gibi sonda olmayacak.
Elazığ depremi sonrası adeta nefes nefese canlı bir şekilde izlediğimiz arama ve kurtarma çalışmaları sonrasında bu tür kurumlara gönüllü katılımın olağanüstü bir şekilde artması bir noktada sevindirici.
Başta Deprem olmak üzere yangın, sel, Çığ gibi felaketler ile bundan sonra karşı karşıya kalacağımız gerçeği var iken olaylar sonrasındaki davranışlarımızın da çok önemli olduğunu ancak kavrayabildik.
Böylesi felaketlerden sonra olay mahallinde daha önceden oluşturulacak Arama Kurtarma ekiplerinin daha bilinçli bir şekilde oluşturmak adına tamda gereken noktada olduğumuzu buradan belirtmekte fayda var.
Elazığ’da, Van’da, Malatya’da ve Sabiha Gökçen hava alanında hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yaralananlara geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz.
Allah bu milleti korusun.
