banner55

Bir insan başka birine ne verir? 

Bugün sizlerle Erich Fromm üzerinden birkaç şey söylemek istiyorum. Almanya doğumlu Amerikalı antropolog, sosyal felsefeci, tarihçi ve psikanalist. Yaşadığı deneyimler Fromm’u insanoğlunun gerçek doğası üzerinde bir yaşam boyu düşünmeye itti. 

Yavuz ERCAN
Yavuz ERCAN
27 Şubat 2020 Perşembe 13:27
Bir insan başka birine ne verir? 

Bugün sizlerle Erich Fromm üzerinden birkaç şey söylemek istiyorum. Almanya doğumlu Amerikalı antropolog, sosyal felsefeci, tarihçi ve psikanalist. Yaşadığı deneyimler Fromm’u insanoğlunun gerçek doğası üzerinde bir yaşam boyu düşünmeye itti. 
 
Erich Fromm, “Sevme Sanatı” adlı kitabında der ki; "Bir insan başka birine ne verir? Kendisinden verir; sahip olduğu en değerli şeyden, ‘yaşamından’ verir. Bu, o kişinin yaşamını, diğer insan için feda ettiği anlamına gelmez, aksine kendi içinde yaşattıklarından veriyordur; sevinçlerinden, ilgi duyduğu şeylerden, anlayışından, bilgisinden, mizahından, üzüntüsünden, içinde canlı olan her şeyden. Bazen bir şeyler vermek için bir bakış bile yetebilir."

“Sevme Sanatı” kitabının arkasındaki şu ifadenin tatlılığı, onu sıradan bir tespit olmaktan çıkarır; “Hiçbir şey bilmeyen, hiçbir şeyi sevemez. Hiçbir şey yapamayan, hiçbir şeyden anlamaz. Hiçbir şeyden anlamayan insan değersizdir. Oysa anlayan biri hem sever, hem fark eder, hem de görür. Bir şeyde ne kadar çok bilgi varsa, o kadar büyük sevgi vardır.


Yani diyor ki; "Bütün meyvelerin çileklerle aynı anda olgunlaştığını zanneden biri, üzümleri hiç tanımıyor demektir."

"Sevgi, karşıdaki kişiye bireysel olarak çok büyük bir saygı duymayı gerektirir ve temelinde kişiliklerin birbirine karıştırılması değil bağımsızlık vardır. Sevgi, kendi dışında bir kimseyle veya bir şeyle kendi benliğinin ayrılığını ve bütünlüğünü koruyarak birleşmektir". 

“Kendini sev, çünkü kendini sevmekle başlar her şey” diyen Fromm, sevmenin tek yolunun özgürce, karşıdaki insanın tüm bireyselliğini kabul ederek onun farklı fikirlerine, tercihlerine ve inanç sistemlerine saygı göstererek sevmek olduğunu söyler. Kendini sevmek, narsizm ile karıştırılmamalı. 
Kendini seversen eğer, çevrendekileri de seversin. Kendini sevmezsen, herkesten nefret edersin. “Kendine saygısı olmayan insanın başkasına saygısı olmaz” sözünü temel alan bir düşünce biçimi.
Yunus’un dediği gibi, "sevelim, sevilelim". Fromm da farklı bir şey söylemiyor. Eskiden kalanları gözlerimizden yüreğimize damlatıyor.

Bir de; ne yaparsa yapsın mutlu olamayanlar vardır. Etrafındaki güzellikleri göremeyen, kendisini mutlu edemediği gibi, eşini dostunu, kardeşini, kim varsa yanında mutsuzluk girdabına sokan ve dünya sanki kendi ekseni etrafında dönüyormuş gibi yaşayan, istediği zaman kırıp döken, istediği zaman yakıp yıkan insanlar… 

Mutluluk her insanda vardır demiyor Fromm. Çünkü; bazı insanlar  “…gereğinden fazla özler dünü, hak ettiğinden fazla düşünür yarını; ve hiç hak etmediği kadar bilinçsizce yaşar bugünü. Her insan mutlu olamaz. Çünkü; gereğinden fazla özler hayatından çıkanları. Hak ettiğinden daha büyük umutla bekler hayatına girecekleri ve asla göremez yanı başındakileri."

Sevmeniz, sevilmeniz ve mutlu olmanız dileğiyle…

Yorumlar

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol

banner51

banner34

banner38

banner57

banner33

banner37