Hafta içerisinde iş görüşmeleri yapmak için iki arkadaşımız Muğla ilimizden, Gebze’ye geldi. Güzergahı bilmeyenler için tarif etmekte fayda var, Muğla’dan, İstanbul’a araç ile gelmek için yeni otoyol kullanılacaksa Aydın,İzmir, Manisa, Balıkesir ve Bursa illerine hiç uğramadan geçmek mümkün, Bursa ilimizden sonra geçtiğimiz yıllarda faaliyete geçen Osman Gazi köprüsü vesilesi ile 6 dakika sonra Gebze’de olabiliyorsunuz.
Böyle bir yolculuk için Muğla’dan yola çıkıp 5 saat sonra Gebze’ye ulaşan misafirlerimize araçlarını park etmeleri için yer gösterirken aracın arka koltuğunda çok sayıda dolu poşet görünce misafirlerimize “ Hayrola bana poşetler dolusu hediyemi getirdiniz” diye sorunca “Yok Yüksel bey bu poşetlerin içerisinde otoyoldan topladığımız çöpler var, aracın arka koltuğundan daha fazşa aracın bagajında da sürücüler ve araç içerisinde bulunanların yollara gelişigüzel attıkları çöpler var, bizde belli mesafelerde durup yola atılan çöpleri elimizden geldiğince toplamaya çalıştık, İnsanımız maalesef çevreye karşı son derece duyarsız” ifadelerini kulandılar.
Böylesi duyarlı bir hareket için önce misafirlerimize “-Size helal olsun son derece güzel bir çalışma yapmışsınız, keşke herkes çevreye sizin kadar duyarlı olsa, ancak vatandaşımız nasıl oluyorsa evinden dışarıya çıkar çıkmaz tüm açık alanları çöplük olarak görüyor ve biz bu sıkıntılı durumdan yıllar yılı bir türlü kurtulamıyoruz” dedikten ve poşetleri en yakın çöp kutusuna sonra rutin çalışmalarımıza devam ettik.
Geçtiğimiz yıllarda bir yaz tatili sonrası Bodrum’dan, İstanbul’a doğru geliyorduk, hava son derece sıcak, aracın klimaları bile nerede ise yetersiz durumda iken önümüzde ilerleyen bir aracın açık olan camından atılan kocaman bir sakız gelip tam bizim koltuğun önündeki cama yapıştı.
Bizime başımıza o ana kadar böyle bir iş gelmediğinden “hiç değilse aracın sileceklerini çalıştıralım belki cama yapışan sakızı alır götürür” diye düşündük, ancak yanılmışız.
Silecekleri çalıştırır çalıştırmaz kocaman sakız resmen aracın bizim tarafımızdaki camın bir kısmını kapladı, “bu şekilde araç kullanmak sorun yaratacak” diye düşünüp bir akaryakıt istasyonuna girmek zorunda kaldık.
Akaryakıt istasyonundaki görevliye “Bu musibeti nasıl temizleyeceğiz” diye sorduğumuzda “-Beyefendi başınıza gelen son derece berbat bir durum, şimdi bu sakızı jilet yada bıçakla kazımaya kalksanız camı çizeceksiniz, bizde de şu an bunu kaldıracak bir temizleyici yok, siz biraz ileride olabildiğince sakızı çıkarın gerisini gittiğiniz yerde çözersiniz, birde dua edin sadece sakız gelmiş, araçların camından her türlü boş dolu meşrubat şişesi, yemek tenceresi, meyve kabuğu, meyve kasası atanlar var,sigara paketlerini saymıyorum bile, bu şekilde önde giden araçlardan atılan atıklar dolayısı ile ne kadar büyük kazalar oluyor şaşırırsınız, camına atık gelen bazı sürücülerde kızgınlıkla öndeki aracı takip ediyor, çarpıyor, kavga ediyorlar,ama bütün bu olup bitenler ne yazık ki sürücüleri yola çöp atmaktan alıkoymuyor” dediğince çaresiz yola devam ettik.
Bizim başımıza gelen bu ve buna benzer tatsızlıklar muhtemelen yüzbinlerce sürücünün başına da gelmiştir, ancak meseleyi sadece otoyolar seviyesinde görmek ucuzculuk olur, yaz mevsimi geldi Korona salgına rağmen yurdum insanı önümüzdeki günlerde mangal sezonunu” açacak, Sabah saatlerinden itibaren sahilleri, mesire yerlerini, park ve bahçeleri istila eden vatandaşlarımızın akşam evlerine giderken bıraktıkları çöp yığınlarına şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonrada nefretle bakacağız.
-Denizlerimizi kirletiyoruz,
-Ormanlarımızı kirletiyoruz
-Mesire yerlerimizi kirletiyoruz,
-Otoyolları kirletiyoruz,
Nehirlerimizi, Göllerimizi, Su havzalarımızı kirletiyoruz
Alışveriş merkezlerini kirletiyoruz
Hastaneleri kirletiyoruz
Park ve bahçelerimizi “bunlar hepimizin ortak alanları” demeden kirletiyoruz,
Arkamızda dağ gibi çöp yığınlarını bıraktıktan sonra akşam televizyon karşısında bu manzaraları görünce “Bu millet adam olmaz” diye haykırıp duruyoruz, halbuki çöpleri o alanlara bırakan sadece ve sadece biziz, bizleriz.
Ne yapmalı:?
Nasıl bir bilinç oluşturulmalı.?
Vatandaşlarımız çevre konusunda nasıl aydınlatılmalı ki:
Tüm insanlığın utanç duyduğu bu ayıptan kurtulalım.?
Gerçekten çevreye olan bu duyarsızlık pek çok vatandaşımız gibi bizi de derinden yaralıyor.
Lütfen Çevre konusunda daha fazla önlem….
Zira gidebileceğimiz, yaşayabileceğimiz başka bir dünya kalmadı...
