Başarısız darbe girişimleri ile anılan bu iki kişi arasında çok yakın benzerlikler olduğu görülüyor. Biri, II. Abdülhamit’e karşı giriştiği başarısız ihtilal girişimi düzenleyenlerin elebaşı Sarıklı ihtilalci Hacı Ali Suavi, bir diğeri, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a karşı düzenlenen hain darbe teşebbüsünün lideri Takkeli küreselci Fetullah Gülen. Her ikisinin arasında söylem, amaç ve eylem birliği olduğu açık.
Sarıklı ihtilalci Hacı Ali Suavi İstanbul’da Şehzadebaşı Camii’nde vaazları ile ün kazandı. 1867 yılı Ocak ayından itibaren tam kendi durumunu özetleyen Muhbir adlı gazetede yazılarını yayımlayarak gazetecilik hayatına başladı. Eğitim alanında yazılara ağırlık verdi. Bulunduğu ortama göre her renge girerdi. 
Avrupa’ya çıktığında hürriyet, demokrasi, meclis gibi kavramları hiç dilinden düşürmezdi. Ancak yurda döndüğünde tam manasıyla muhafazakâr ve saltanatçı idi. Sözde din adamı olan sarıklı ihtilalci, bir yandan da laiklik ve Türkçülüğü savunuyordu.  
Bu sarıklı ihtilalci, İngiltere adına Sultan Abdülhamit’i tahtan indirmek için Filibeli muhacirlerden etrafına topladığı epeyce bir kalabalıkla 19 Mayıs 1878’de Çırağan Sarayına baskın yapar ve tarihimizde Yedi Sekiz Hasan Paşa olarak bilinen bir vatan evladının vurduğu bir sopa ile hayata veda eder. İngiltere adına giriştiği darbe girişimi başarısız olur.
  
Takkeli darbeci Fetullah Gülen ‘de İzmir Kestanepazarı Camiinde yaptığı vaizlerle tanınmaya başladı. Eğitim alanında gerek yurt içinde, gerekse yurt dışında açtığı okullarla, dershaneler ile adını duyurdu. 
İlk yazısını kendi stratejisine uygun olan Sızıntı dergisinde yazdı. Devletin kılcal damarlarına girerek, devleti içten ele geçirmenin adıydı Sızıntı. 
Bu projedeki görevi, yalnız ülkemizle sınırlı olmayıp, küresel sermaye adına dünyanın 170 ülkesinde okullar açarak küresel güçlerin öncü kuvvetleri olma göreviydi. Ülkemizin insan kaynaklarını, maddi ve manevi kaynaklarını bu projenin hizmetine sunmada büyük bir maharet gösterdi. Bu ustalık ona dünyanın kapılarını açtı. Tabanında ibadet, tavanında hürriyet, demokrasi, insan haklarına saygı gibi evrensel taleplerle paketlenmiş gizli bir ajandaları hâkimdi.12Eylül 1980 darbesi ile Türkiye’de küresel şer odakları tarafından önleri açılıp, desteklenen, 'ılımlı İslam'  markasıyla pazarlanan bu hareket, 15 Temmuz gecesi küresel sermaye adına milletimize ve hükümetimize darbe yapmaya soyundu. 
Takkeli küreselci Fetullah Gülen ve işbirlikçileri, milletten yediği tokatlarla dağılıp gittiler. Küresel sermaye adına giriştikleri darbe girişimi başarısız oldu.
Biri İngiltere adına MUHBİR’lik yapıyordu, diğeri küresel sermaye adına SIZINTI. Biri sarıklı TANZİMATCI, diğeri takkeli KÜRESELCİ.
 

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol

banner51

banner34

banner38

banner57

banner33

banner37