Referandumda “evet” oyu kullanılması PKK'nın arayıp ta bulamadığı bir ortamdır. Cumhurbaşkanı ile sürekli kapışmalarına rağmen bu meselede karlı çıkacak olan her iki taraftır. Zararlı çıkacak olan ise bölünme istemeyen Türk Milletidir..
Yeni Anayasa değişikliği ile 123 ve 126. Maddeleri Cumhurbaşkanına kararnamelerle devletin esas teşkilatını kurma ve özerk bölgeler oluşturma yetkisi veriyor. Anayasanın ilk dört maddesiyle çelişen bu düzenlemenin Anayasa Mahkemesince değerlendirilmesi ise çok tehlikeli gelişmelere gebedir.
123 ve 126. Maddeler ise çok önemli değişiklikler içermektedir. Cumhurbaşkanı aşırı derecede özel yetkiler almaktadır.
123. maddenin 3. fıkrası değişiklikle Cumhurbaşkanına kararnameler ile devletin esas teşkilatını kurma yetkisi veriliyor:
“İdare kuruluş ve görevleriyle bir bütündür ve kanunla düzenlenir. İdarenin kuruluş ve görevleri, merkezden yönetim ve yerinden yönetim esaslarına dayanır. Kamu tüzelkişiliği, kanunla veya cumhurbaşkanı kararnamesiyle kurulur. Üst düzey kamu görevlilerin atamalarına ilişkin usul ve esaslar Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile düzenlenir.”
126. madde de: “Kamu hizmetlerinin görülmesinde verim ve uyum sağlamak amacıyla, birden çok ili içine alan merkezi idare teşkilâtı kurulabilir. Merkezi idare kapsamındaki kamu kurum ve kuruluşlarının; kuruluş, görev ve yetki ve sorumlulukları Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile düzenlenir.”şeklinde değiştirilmektedir.
126. madde ilkokul seviyesinde olan herkes tarafından anlaşılabilecek açıklıktadır.
Diğer maddelerde bu maddeler konumunda. Yetkilerin tamamen bir kişi de toplanması hemen göze çarpıyor.
Başkan İstediğini atama ve görevden alma yetkilerine sahip.
Yüksek mahkemelerin üyelerini ,rektörleri , kimlerin milletvekili seçileceklerini ve bunlar gibi benzeri bir çok seçilecekleri yeni anayasaya göre seçilecek olan başkan seçecek.
Parlamenter sistemin işi bitirilecek.
Başkan İstediğini atama ve görevden alma yetkilerine sahip.
Yüksek mahkemelerin üyelerini ,rektörleri , kimlerin milletvekili seçileceklerini ve bunlar gibi benzeri bir çok seçilecekleri yeni anayasaya göre seçilecek olan başkan seçecek.
Parlamenter sistemin işi bitirilecek.
Şimdi yeni gelecek olan başkanlık sistemi ,yukarıda da birkaç maddeden de belli olacağı gibi kişi hakları açısından kötü ve hiçte iç açıcı değil. Yargı ,yürütme, seçilme vb tüm yetkilerin bir otoritede toplandığı bir sistem. Türk Milleti , Cumhuriyetin kazanımlarını daha da çağdaş hale getirecekken ,telaşlıca alel acele tek kişinin tüm yetkileri eline alacağı bir sisteme geçiş için sandığa gidecek. Ne yazık ki milyarlar harcayarak .Bir diğer handikap ise düne kadar başkanlık sistemine hayır diyen Milliyetçi gözüken bazılarının , bunca hakaret yemelerine rağmen yüz seksen derece dönüşle ,hakaret edene destek vermeleri...
İleride ortaya çıkacak olan başka bir sorun ise ;şimdi birilerine göre tamam da ,yarın diyelim ki şimdiki başkan emekliye ayrıldı , veya köşesine çekildi ,başkanlık sistemi geldiğinde O'nun yerine içten hesaplı biri başkan olursa ne olacak o zaman ? Bu millet bunu hesap ediyor mu?
Tüm bunlar yetmezmiş gibi, şimdi devlet teşekküllerinin "Varlık Fonu"na aktarılmasını kısaca, önceden özel teşebbüs iflas ediyor veya ediyor gibi göstererek yandaşlar tarafından iç ediliyordu, şimdi ise devlet kuruluşları ya iflas etmiş, ya da iflas etmiş gibi gösterilerek yandaşlar tarafından iç edilebileceği akla geliyor. Türk Halkı bu durumları anlayana kadar da atı alan Üsküdar'ı geçecek . Herkes kendini kurtarmanın peşinde de ,inşallah devletimiz bu süreçlerde zarar görmez.