2016-12-21 11:09:32

İNEK

21 Aralık 2016, 11:09

Hintliler çok sabırlı ve saygılılar dış dünyaya karşı.
Örneğin onların çok kutsal saydıkları inekleri biz kesip kavurma, şiş, ızgara, saç kavurma, biftek, bonfile yapıp afiyetle yiyoruz.
Bize kızmak şöyle dursun düşmanlık bile beslemiyorlar. Türkleri seviyorlar da.
Biz yıllarca Kahpe Yunan diye elimize bir Rum ermeni geçse Yunan niyetine onu bile boğazlayacak durumda yaşamışız.
Böyle ciddi düşmanlıklar oluşturmuşlar bize.
Bunun bir faydası da olmamış bize. 
Çepeçevre düşmanlık körüklemişiz.
Elbette zaman zaman tarihin olagelen akışında onlar bize biz onlara saldırıp savaşmışız.
Onlar Haçlı seferleri düzenleyip saldırmışlar, biz geri püskürtüp bozguna uğratmışız onları.
Hadi onlar bir kenara; Ruslarla düşmanız, Gürcülerle de, İranlılarla, Suriye’yle, Irakla kısaca çevremizde kadar ülke varsa düşman edinmişiz.
Ülkenin bir kısmı Rus’a bir kısmı Amerika’ya düşman edilmiş.
Bu nasıl bir dış politika anlayışı akıl almaz.
Büyüklerimiz daha iyi bilir deyip geçmişiz demek ki.
Hintliler bizi düşman bellememiş kuşkusuz.
Sabırlı, saygılı, sakin adamlar. 
Biz olsak dünyayı dar ederiz onlara.
Bu yetmezmiş gibi birde iç düşman oluşturulmuş.
Solcular, devrimciler, ülkücüler, Aleviler, Kürtler, cemaatler, misyonerler, Allah ne verdiyse düşman bellemişiz.
Zaman zaman bu guruplar körüklenmiş kullanılmış.
Ünlü gezgin Pero Tafur 1437 yıllarında başladığı seyahatnamesinde Türkler düşman bulamadığı zamanlar yakınlarda bulunan kendi halkıyla savaşırlar diye yazar.
Yoksa bizi bu duruma getiren bu gerçek mi?
Gelelim Hintlilerin inek sevdasına.
Krişna adını verdikleri Tanrının Avatarı (yeniden bedene gelmiş hâli) olduğu için Hindular ineği kutsal sayar. 
Sokaklarda inekler rahatça gezer. Etini yemezler. Bazıları inek idrarı ile temizlenir; dışkısını alnına sürer. 
İneği mukaddes bilirler.                                                                                                                                                Yemin ederken bu hayvanın kuyruğunu tutar.                                                                                                     
Bir pazarcının sebzelerini inek yese kızmak şöyle dursun pazarcı memnun bile olur.                                                            
Bir kimse, kazara bir ineği öldürse, altı aydan bir seneye kadar yıkanmaz.                                                       
Sakalını ve tırnağını kesmez, bina içinde yatamaz, işine gidemez, giyinmez.                                                             
Ceza bitince, kavak ağacına benzer mukaddes Pipal ağacı altında Brahmanlarla hısım akrabasına ziyafet verir.                                                           Çok miktarda tereyağını o ağacın yapraklarıyla yakarak kırklandıktan sonra temizlenip eski hâline dönmesine müsaade olunur.
Hintliler orada İngilizlerle çok savaşmışlar. 
İngilizler çoğunca onları köle, uşak, hizmetçi yapmış.
Meşhur Köprü filminde de Hintlilerin dayağa direnerek köprüden düşmanı geçirmediklerini görürüz.
Çok saygılı ve sabırlı insanlar şu Hintliler.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.