31 Mart 2024 tarihinde yapılacak yerel seçime sayılı günler kala tüm ülkenin en çok merak ettiği konu bilindiği gibi CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in geçtiğimiz hafta İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’i ziyareti sırasında "Yerel seçimde iş birliği yapabilir miyiz?" sorusuna verilecek cevaptı.
Beklenen cevap aslında günler öncesinden belli olsa da dün akşam saatlerinde parti sözcüsü Kürşat Zorlu’nun "2024 yılının Mart ayında yapılacak yerel seçime tek başımıza kendi adaylarımızla gireceğiz" açıklaması ile cevap buldu.
Hemen yazımızın başında söylemekte fayda var. Biz günler öncesinden Türkiye’nin dört bir tarafından İYİ Partililer ile yaptığımız görüşmelerden sonra Trabzon-Gümüşhane ve Rize seyahatlerimizde fikirlerini sorduğumuz tüm İYİ Partililer "-Yüksel bey lütfen genel merkeze iletin. Biz yerel seçime tek başımıza, kendi adaylarımız ile girmek istiyoruz" talebinde bulunmuşlardı.
Böyle bir kararın yapılacak yerel seçimde İYİ Parti'ye ne kadar fayda ya da ne kadar zarar vereceğini şimdiden kestirmek zor. Zira kararı 31 Mart sabahı sandık başına gidecek seçmen verecek.
2018 yılında hayatımıza giren Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi dolayısı ile siyasi partilerin seçime tek başına girme kararı her zaman risk teşkil ediyor. Bu yüzden seçim öncesi "Tek başımıza iktidara geleceğiz, yaptırdığımız anketlerde seçimden birinci parti olarak çıkacağız" şeklinde açıklama yapan partilerin, seçim yaklaştığında diğer partiler ile ittifak yapmak için nasıl arka kapı diplomasisi yaptıklarını hepimizi gördük, süreci yaşadık.
Hatırlamakta fayda var AK Parti'nin 2002 yılında iktidara gelmesinden itibaren yapılan yerel ya da genel seçim öncesi Türkiye’nin çok yakından tanıdığı ünlü siyasetçiler tarafından kurulan sayısını bile unuttuğumuz siyasi parti seçimlere hep iktidar amacı ile hazırlandılar.
Ancak geriye dönüp baktığımızda sözünü ettiğimiz siyasi partilerin hiç birisi başarılı olamadı. Daha da önemlisi bu partilerin nerede ise tamamı genel başkanları ile birlikte AK Parti'ye iltihak etmek zorunda kaldılar.
Böyle bir süreçte İYİ Parti'nin 2018 yılında ve 2023 yılında yapılan genel seçimlere tek başına girmesi, her iki seçimde de yüzde 10 civarında oy alarak TBMM’de grubu bulunan bir siyasi parti olması çok ama çok önemlidir.
31 Mart 2019 tarihinde yapılan yerel seçimi hatırlayalım. Türkiye’nin birkaç kenti dışında nerede ise tüm seçim merkezlerinde yarışa AK Partili adaylar ile girilmiş, MHP ise bu seçim bölgelerinde meclis üyesi katkısı vermekle yetinmişti.
31 Mart 2024 tarihinde yapılacak seçime İYİ Parti tek başına ve kendi adayları ile katılacağını artık kamuoyu ile paylaştı. Bu karar sonrası CHP’nin de seçime tek başına katılacağı netleşmiş oldu.
Böyle bir süreçte İYİ Parti bir anlamda "Partileri siyasetçiler kurar ancak yaşayıp yaşamayacaklarına millet karar verir. Biz de 31 Mart 2024 tarihinde yapılacak yerel seçimde kendimizi yüce Türk milletine emanet ediyoruz. Seçmen ne karar verirse kabulümüzdür" mesajını vermiş oldu.
İYİ Parti burada yakar topu önce AK Parti'nin sonra da MHP’nin kucağına bırakmış durundadır. 2019 yılında yerel seçime birlikte katılan AK Parti ve MHP seçmeninin İYİ Parti'nin bu kararından sonra kendilerine, tabanlarına nasıl anlatacağını biz de merak ediyoruz.
Biz bu yazıyı İYİ Parti'nin seçime tek başına girmem kararı almasından yaklaşık iki saat sonra yazdık. Bu iki saatlik süre zarfından Türkiye’nin dört bir tarafından arayan partililerin İYİ Parti genel merkezinin aldığı kararı nasıl büyük bir sevinç ile karşıladıklarına bire bir şahit olmuş durumdayız.
Gerisi sadece ve sadece seçmenin engin sağduyusuna kalmış durumdadır.
