2021 arıcılar için sıkıntılı geçiyor

Mevsim normallerinin dışına çıkan 2020 yılı iklimi, çiçeklere zafiyet vererek, 2021 bal hasadının gidişatını büyük ölçüde etkiledi.

Yavuz ERCAN
Yavuz ERCAN
04 Haziran 2021 Cuma 14:44
2021 arıcılar için sıkıntılı geçiyor

Mevsim normallerinin dışına çıkan 2020 yılı iklimi, çiçeklere zafiyet vererek, 2021 bal hasadının gidişatını büyük ölçüde etkiledi. Arılar, 2021’in mevsim normallerinin üzerinde seyreden sıcak havasına kandı. Erkenden uyandılar. Üstüne Libya ve Suudi Arabistan’dan gelen toz bulutları yeni yeni açmakta olan çiçeklerin üzerine çöktü.

Konu ile ilgili açıklamalarda bunulun 40 yıllık Bal ve Arı Ürünleri Uzmanı Ahmet Bağran Aksoy: “2020 yılının düzensizliğini 2021’in ilk ayları da takip etti. Bu yıl ki hasat, üreticilerimizi derinden sarstı.” dedi.

Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün Türkiye 2020 Yılı İklim Değerlendirmesi raporuna göre bütün mevsimlerin ortalama sıcaklıkları 1981-2010 normallerinin üzerinde gerçekleşti.

Bilindiği üzere başta tarım olmak üzere iklim, su kaynakları, sağlık, enerji ve ulaştırma olmak üzere hemen hemen tüm sektörlerin faaliyetlerine etki eden belirleyici bir faktör. İklimdeki değişimlerin izlenmesi, sektörlerin gelecekteki planlamalarında önemli bir yer tutmaktadır.

40 yıllık bal uzmanı Ahmet Bağran Aksoy, “Biz arıcılar, 2020 yılında yaşanan kuraklık ve mevsim normallerinin üstüne çıkan sıcaklık sebebiyle bir hayli endişeliydik. 2020 yılının 10 ve 11. ayında beklediğimiz yağmur gelmeyince bitkiler kış uykusuna beslenerek giremedi maalesef, ve bir sonraki seneye gelişimlerini sağlayamadılar” dedi.

ARILAR 2021’İN HAVASINA KANDI ERKENDEN UYANDILAR

Etabal Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Bağran Aksoy, “2021 senesinin şubatında havalar bilinen ısının üzerine çıkınca arılar maalesef erken uyandı. Baharın geldiğini düşünerek çiçeklere koştular. Üçüncü ayda soğuklar artınca yavaş yavaş oluşması gereken çiçekler oluşmadı. Sıcaklıkların dengesizliği devam etti ve dördüncü ayda fazla ısınan hava bu sefer de daha yeni tomurcuk açmış çiçekleri yaktı. Daha net ifade etmek adına örneklendirmek gerekirse haziranın ilk çeyreğinde 40 cm olması gereken arpa, buğday boyu maalesef 20 cm. Bu sene tarımda fena şeyler olacak demektir bu.” ifadelerini kullandı.

AFRİKA’DAN GELEN TOZ BULUTLARI YENİ YENİ
AÇMAKTA OLAN ÇİÇEKLERİN ÜZERİNE ÇÖKTÜ

Etabal YKB Ahmet Bağran Aksoy, “Artık 1500 -1600 metrenin altında çiçek yok çünkü sıcaklıklardan ötürü çiçekler hep yandı. Libya ve Suudi Arabistan’dan ha keza Afrika’dan gelen toz bulutları yeni yeni açmakta olan çiçeklerin üzerine çöktü, zarar verdi. Bütün olumsuzluklar birleşince arıcılar yer değiştirmek zorunda kaldı bu aylarda. Normalde kovanlar bu aylarda dolu olurdu fakat bu sene yok, çiçek yok, olmayınca da bal yok. Mevsim iyi olmadığından, arı nektar bulamadığından, çiçekler kuruduğundan dolayı arıcılarımız bal üretecek mera yayla bulmakta, arılarda nektar, polen toplayacak çiçek bulmakta zorlanıyor. Erzurum’da ki bir arıcım Sivas’a arıları taşıdı, bunun gibi daha bir sürü örnek yaşadık. Şimdilik arıcıların yüzde 20’si yer değiştirdi, sezon sonunda bu sayının yüzde 40 olmasını bekliyorum. Arılar yaşadığı bu sıkıntılar sebebiyle gelişme gösteremeyecek ve çiçek bulamadıkları için ürettikleri balı kendileri yemeye başlayacak. Bu da kovandaki verimi yüzde 40 oranında düşürecek.” dedi.

ÇİÇEKLERİMİZİ HER AY BÖLGE BÖLGE KONTROL EDİYORUZ

Arılardan en iyi verimi alabilmek için, kovanlarımızı her bölgenin en verimli lokasyonlarına konumlandırıyoruz diyen Etabal YKB Ahmet Bağran Aksoy, “Ağrı, Kars, Erzurum, Sivas, Yozgat, Amasya bölgelerinde verim bayağı düşük 1500 metreye kadar yeterli ürün alınabileceğini sanmıyorum. Akdeniz ilkbahar başlangıcında iyiydi. Mayısta aşırı sıcaklardan dolayı 1500 metrenin altındaki çiçekler yandı hep. Altıncı ay nasıl geçer bilmiyoruz ama üçüncü ve dördüncü aylar güzeldi. Doğu Anadolu’da 1200 metrelere kadar olumsuzluk çok, yine bu seneki kuraklıktan dolayı. Haziran ayında 1500 metrenin üzerinde. Gelen yağmurlarla beraber nektar anlamında problem yaşamayacağımızı düşünüyorum. Güneydoğu maalesef problemli. Ege bölgesinde hasat Eylül ayında başlar. Geçen yıl kurak geçtiği için çam balı çok az olmuştu hatta olmadı diyebiliriz. Ama bu yıl oradan umutluyum, çam balı bu sene iyi olacak” dedi.

İKİ YILDIR YAŞANAN İKLİM ZAFİYETİ BAL FİYATLARINA YANSIYACAK

“Mevsim dengesizliği, 2020’de yaşanan toplu arı ölümleri, Afrika’dan, Libya ve Sudi Arabistan’dan gelen toz bulutları arıları ve arıcıları çok büyük oranda olumsuz etkiledi.” diyen Bal uzmanı Ahmet Bağran Aksoy, çok önemli uyarılarda bulundu:

Balınızı sadece ama sadece güvendiğiniz kişilerden ve markalardan tercih edin. Unutmayın ki pahalı bal yoktur. Kalitesiz bal, şekerle beslenmiş arı vardır. Daha fenası, mısır şurubu, kimyasal tatlandırıcılarla beslenen arı vardır. Doğa’nın vermediği çiçeğin yerini katkı maddeleriyle doldurmaya çalışıyorlar. Bu insanların ürünlerini satın alarak onları desteklemeyin ve sağlığınızı tehlikeye atmayın,

ETABAL ve AHMET BAĞRAN AKSOY 

35 yıllık geçmişi ile Türkiye'nin en köklü ham bal ve arı ürünleri üreticisi olan ETABAL, 1985 yılında üretici Ahmet Bağran AKSOY tarafından kurulmuştur.

Arıcılık ve fitoloji üzerine eğitim ve donanımları ile sektörde ve kamuoyunda ‘BALIN GURMESİ” olarak bilinen Aksoy’un yönetimindeki ETABAL‘ın, Kaçkar Dağı ve yöreleri başta olmak üzere Rize, Erzurum, Erzincan ve Sivas’ın yüksek yaylalarında bal üretim çiftlikleri bulunmaktadır.

KOVANDAN SOFRAYA SAĞLIK

Endemik bitki çeşitliliği ve floristik zenginliğiyle ön plana çıkan bu bölgelerde ETABAL’a ait 1800-2000 kovandan her yıl 6 ile 14 ton arasında bal üretimi gerçekleştirilmektedir.

ETABAL, geleneksel yöntemlerle herhangi bir işleme maruz kalmadan kovandan sofraya taşıdığı ham balların satışını kendi oluşturduğu mağaza ağları ve internet sitesi üzerinden gerçekleştirmektedir. ETABAL’ın bugün Kadıköy Tarihi Çarşı'da, Emaar Square AVM’de, Watergarden AVM’de, Mall Of Istanbul AVM’de, Aqua Florya AVM’de, Sapphire AVM’de ve Vadi İstanbul AVM’de mağazaları bulunmaktadır.

ÖZEL BAL VE KÜRLER

ETABAL, ham balın yanı sıra Arı Sütü, Saf Propolis, Polen ve Özel Karışım Kürlerinden oluşan toplam 24 farklı ürünün hem üretimini hem de satışını gerçekleştirmektedir.

AHMET BAĞRAN AKSOY

Ülkemizde bal konusunda uzman isimlerden biri olan Etabal Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Bağran Aksoy bal sektöründe 33 yıllık birikimi ile ‘’BALIN GURMESİ’’ olarak bilinmektedir.

Bal konusundaki gurmelik tanımını inceleyecek olursak balların farklı tat ve çeşitliliği bal gurmesi tanımlamasını doğuruyor. Bal gurmesi; balın tat, koku ve görüntüsünden bala ait özellikleri, florasını ve hangi yöreden geldiğini anlayabilen kişidir. Bal gurmesi, balların tatlarını birbirinden ayırabilme yeteneğine sahip, bal konusunda damak tadı gelişmiş ve duyarlı olan kişidir.

6 Mayıs 1963’te Rize’de doğan Ahmet Bağran Aksoy, ilköğretim ve lise eğitimlerini Rize’de tamamladı. İyi derecede İngilizce bilen Aksoy, halen Okan Üniversitesi Yeni Medya ve gazetecilik bölümünde lisans eğitimine devam etmektedir. Aksoy, Top Air Flight Academy, Tarkim Air ve İstanbul Havacılık Kulübü’nde uçuş eğitimleri alarak sivil pilotluğa adım attı. Kaçkar Dağı ve yöreleri yüksek yaylalar, Rize, Erzurum, Erzincan, Sivas yörelerine yaptığı uçuşlar ve geziler sırasında önemli gözlemler ve araştırmalar yapma fırsatı bulan Aksoy, zaman içerisinde arıların mucizevi yaşam öyküsünden etkilenerek bu konuda çalışmalara başlamıştır.

Arıcılık mesleğinin kişiliğine yansıdığını her fırsatta dile getiren Aksoy, arıların çalışkanlığından ilham alarak 1985 yılında bal ve arı ürünleri sektörüne giriş yaparak "Etabal” adını verdiği kendi markasını kurdu. Bu süreçte Aksoy, fitoterapi eğitiminin yanı sıra Arıcılar Birliği tarafından verilen arıcılık eğitimlerini tamamlayarak lisans belgesini aldı. Yurt içinde ve yurt dışında arıcılık ile ilgili birçok konferansa katılarak sektörel bilgi birikimini giderek arttırdı. Aksoy, bal, polen, propolis, arı sütü konularında 33 yıllık araştırmalarını sürdürürken arıcılık faaliyetlerine katkı sağlamaya devam etmektedir.

Ahmet Bağran Aksoy’un işine olan tutkusu ve karakteriyle bağdaştırdığı yaşam boyu süren deneyimleri gurmeliğinin en önemli tarafını oluşturmuştur. Arıların yaşam biçimi ve karakteri yıllar boyu Aksoy’u etkilerken arıların dünyasından aldığı birçok özelliği de kendi yaşam felsefesi haline dönüştürdü. Türkiye’de bal ve bal üretimi konusunda deyim yerindeyse Aksoy kadar bu konuyu içselleştirmiş başka bir örnek yoktur. Bal sağım zamanlarında kovan başında yılın yarısını ise yaylalarda geçiren Aksoy, güne en az 150-200 gr bal yiyerek başlıyor, arılara caz dinletip onlarla arkadaşlık kuruyor.

Spor ve müziği hayatının vazgeçilmezleri arasına koyan Aksoy, Shotokan karate siyah kuşak ve aikido kahverengi kemer sahibidir. İyi bir sporcu olmasının yanı sıra aynı zamanda iyi derecede bateri, gitar ve bağlama çalmaktadır. Türkiye Arıcılar Birliği, Gastronomi Turizmi Derneği-Sağlık Komitesi (GTD), İstanbul Havacılık Kulübü ve İstanbul Yelken Kulübü üyelikleri de bulunmaktadır.

1985 yılında başlayan ve bugün ETABAL markası ile devam eden bu serüvende, gerçek ve katkısız balı sunma misyonundan ödün vermeden hizmet sağlamaya devam ediyor; geleneksel yöntemlerle kendine has ürettiği ballar için önce şifa sonra lezzettir diyerek bal konusunda da tüketiciyi uyarıyor. Özellikle ballar konusundaki bilgi kirliliğinin önüne geçmek isteyen ve tüketiciyi sahte ballar konularında uyaran Aksoy, tüketiciyi doğru yönlendirebilmek adına onları Etabal’ın Kadıköy şubesine bekliyor. Burada tüketicinin elindeki balın ücretsiz test edilebileceğini dile getiren Aksoy, bilgi alışverişi konusunda da her zaman tüketicinin yanında olduğunu ifade ediyor.

Yorumlar

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol

banner51

banner34

banner38

banner57

banner33

banner37