Habercilik saygı ister.
Geçen hafta bir dostumuz taziye vesilesiyle bizi ziyaret etti.
Bu misafirlik sırasında işletmecimiz Serdar, hepimizden izin alarak sitesine koymak üzere, bir resim çekmek için izin istedi. Sahur vaktiydi. Biz de biraz gönülsüzce ama çocuğu da kırmamak için ona doğru döndük. Ben pek resim çekilmeyi sevmem.
Ne kasten, ne de gizlice çekilen bir resimdi. Bir taziye ziyareti sırasında yemekte çekilen resim. Taziyede de konuşulan şeyler hepinizce malumdur. Rahmet konuşulur, iyilik konuşulur, sabır konuşulur.
Serdar ne başka bir partili, ne muhalif, ne de bize karşı kusur işleyecek bir insan değil.
İyi niyetle işyerini ziyaret eden büyüklerini övünerek internet sitesine koyuyor. Bu ilk değil. Müesseseye gelen birçok önemli misafirin resmini de yayınlıyor.
Kapı girişinde de çerçeve ettirdiği siyasilerin resimleri asılıdır. Bundan da yani hele hele bir Erzincanlı misafirini ağırlamaktan övünç duyuyor.
Gece saat 04 civarı resim çekilmiş. Sabah saat 10'da bir haber sitesinde gece yarısı çekilen resmin altında 'Gebze belediye başkanının kalemi kırıldı, Gebze siyaseti buradan belirlenecek' mealinde bir resim altı haber. İçeriğinin tamamını da okuyamadım.
Öğlen olmadan haberi yapan haberci yaptığı hatayı anlayıp haberi kaldırmış. Arkadaşlar telefonda söyledi haberi.
Belediye başkanı seçimle gelir, seçimle gider. Siyasetçiler de öyle. Bunu herkes bilir. Bizim de böyle kalem kırma siyaset yapma gibi bir hevesimiz olmamıştır, olmayacaktır da. Olsaydı şimdiye kadar kokusu çıkardı.
Tabi bir arkadaş da hemen haberi resimdeki misafire iletmiş. Bu daha da büyük bir ayıp.
Bizim ne Gebze belediye başkanıyla ne de belediyeyle bir husumetimiz tartışmamız yok. Ne belediyeden ihale alan yüklenici bir kuruluşuz ne de iş takibi yapan bir firmayız. Ne de belediyeyle bugüne kadar bir sorun yaşamışız. Hiçbir meselemiz olmadı belediyeyle başkanıyla. Belediye başkanı da zaman zaman gelir gider müesseseye.
Neticede belediye başkanının bir yığın düşmanı olur. Ama bizim düşman olacak bir işimiz, engelimiz husumetimiz olmadı. Belediye ya da başkanıyla sorun olacak bir işimiz de olmadı.
Müteahitlik ticaret ya da bu tür bir iş yapmadığımız da aşikâr. Biz bahçemizde oturup yemeğimizi yer, sohbet eder, hayatımızı sürdürürüz. Emekli adam yaşantısı gibi bir durum.
Siyaseten de uzun süredir ne belediye başkan adaylığı, ne meclis üyeliği adaylığı, nede ilçe başkan ya da yardımcılığı gibi görev alma isteğimizde hevesimizde olmamıştır. Olmayacakta.
Zamanında bu işlerle uğraşıp siyasetin zor ve bize göre bir iş olmadığını anlayıp kenara, bahçemize çekilip ağaç dikerek, fidan yetiştirerek, kitap okuyarak sakin bir hayat sürmeye başlamışız.
Uzun süredir de bu böyle sürmektedir. Aynı misafirlerimiz daha önce de bizi ziyaret etmişler ama daha dikkatli olup medya önüne çıkmamak adına bir paylaşımda dahi bulunmamışız.
Bu kez demek ki basiretimiz bağlandı. Yaptığımız kötü bir şey de yok çok şükür. Sahurda kahvaltıdayız. Misafirler de babamın vefatı dolayısıyla taziye ziyaretine gelmişler. Böyle bir Ramazan gecesinde, üstelik bir vefat ziyaretinde, bir siteden resim alıp altına olmayan konuşulmayan şeyleri eklemek çok ta şık olmamış. Haberciliğe de yakışmamış.
Misafirler yabancı olsalar kasten çekilen gizli bir resim diye düşünmeden geçemez ve kırılırlar da.
Bu bizi sadece üzdü. Herkes alakasız bir resim altı haberle kırıldı. Şaşkınlıktan başka yapacak bir şey de yok.
Bir resim altında da alakasız bir yazı.
Hiç olmadı
Böyle habercilik olmaz şık ve etik değil.
Ramazana saygısızlık, sahura saygısızlık, taziyeye saygısızlık olmuş.
Ayıp.