Çevremizdeki arkadaşlarımız ya da bizi tanıyanlar "-Yüksel Ercan kaç yıldır gazetecilik yapıyorsun, meslekte kaç yılı doldurdun, ne zaman emekli oldun?" diye sorsalar, inanın bu sorulara üç-beş dakika düşünmeden cevap verebileceğimizi sanmıyoruz.

Bazı meslekler bazı insanların üzerine öylesine sıkı bir şekilde oturur ki, şartlar ne olursa olsun işin muhatabı o elbiseyi üzerinden çıkarmaz, çıkaramaz.

Gazetecilik bizim için bildik tabir ile bir yaşam biçimi. Artık öyle bir noktaya geldik ki hayatımızda gazetecilikten başka hiçbir şey yok. İşin iyi tarafı bizi bu kadar mutlu eden, bize bu kadar keyif veren başka bir meslek de yok.

İşimiz zor, sıkıntılı. İşini bizim gibi düzgün yapmaya çalışan, haberleri özellikle de köşe yazılarını elden geldiğince objektif bir şekilde okuyucuya ulaştırmanın derdinde olan birisi için daha da zor.

Biz gazetecilik mesleğinin daha çok patronaj tarafında olduk. Sahibi ya da yönetici pozisyonunda olduğunuz zamanlarda sorumlu bir yazı işleri görevlisi olarak, yayın kuruluşumuzun okuyucunun eline ulaşıncaya kadar noktasına, virgülüne kadar dikkat etme noktasında bulunduk.

Bir taraftan okuyucuya doğru ve tarafsız haber ulaştıran yayın kuruluşlarının tüm sahifelerine bakarken, bir taraftan da gelecek ay çalışanlara vereceğimiz maaşın, ödeyeceğimiz verginin, SGK priminin elektrik, su, ısınma giderlerinin, başta kağıt olmak üzere baskı ile ilgili tüm giderlerin karşılanması adına işimiz olmadığı halde bir mali müşavir sorumluluğu ile koşturduk durduk.

Buradan bakınca 2007 yılında emekli olduğumuzu düşünüyoruz ancak gazetecilik bir devlet memuru gibi "-Çok çalıştım yoruldum, emekli oldum. Öğlene kadar uyuyayım, öğlenden sonra kahvehanede vakit geçireyim" lüksleri olmadığı için, emekli olduktan sonra daha fazla çalışmak durumunda olduk.

Bizim 30 yıllık medya sektörü sürecinde diğer sektörlerdeki değişim basın sektöründe de kendisini gösterdi. İlk yıllarda daha çok yüz yüze görüşmelerin yapıldığı medya sektöründe, şu sıralar kimsenin kimseyi görmediği, daha çok iletişim araçlarının gölgesinde bir süreç yaşanıyor.

Böyle biz zamanda bizim sorumluluğumuz her zamankinden daha fazla oluyor. Yalan ya da yönlendirme haberlerin herkesi perişan ettiği, yanlış da olsa o fikirde ısrarın nerede ise hayat felsefesi olduğu bir ortamda biz de sözünü ettiğimiz yalan ve yanlışlardan olabildiğince uzak kalmaya çalışıyoruz.

Biz yaptığımız işten keyif alıyoruz. Para kazanmak adına kimseyi karalamıyoruz, taraflı haber yapmıyoruz. Yukarıda da belirttiğimiz gibi işimizi iyi yapmaya ve toplum tarafından bize yakıştırılan işini iyi yapan, düzgün, yanlış yapmayan gazeteci sıfatına layık olmaya çalışıyoruz.

Çalışan gazeteci olmak, sağlığımız elverdiğince yazmak, toplumu aydınlatmak, kamuoyunu bilgilendirmek adına bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da elimizden geleni yapmaya, bizi seven, sayan okuyucularımıza layık olmaya çalışacağız.

Elimizden gelen budur.

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol

banner51

banner34

banner38

banner57

banner33

banner37