15 Temmuz akşamı uygulamaya konulan ancak püskürtülen Darbe girişimin üzerinden 10 günden fazla bir zaman geçmesine rağmen vatandaşların Demokrasi nöbeti tutmak adına meydanları boşaltmaması bir noktada Demokrasinin kıymetini ancak anlamaya başladığımızın da en büyük göstergesi.
Paralel yapı ile başlatılan mücadelenin Türkiye’de hemen her konuda nasıl bir beladan kurtulduğu 15 Temmuz tarihinde uygulamaya konulan Darbe girişimi sonrasında ortaya çıkan gerçekler ile biraz daha fazla su yüzüne çıkmış oldu.
12 Eylül ihtilalinden sonra Devletin bütün kurumlarında yuvalanmaya başlayan Paralel yapı son 15 yıldır iyiden iyiye kurumlarda yer tutmaya başlayınca Dengelerin nasıl değiştiği de yavaş yavaş anlaşılmaya başladı.
Vatandaş çocuğu iyi bir Üniversite kazansın diye oradan buraya koştururken Cemaate mensup abilerin verdiği soruları yapan ama asla hakkı olmayan çocukların Paralel yapının desteği ile istedikleri okulları kazanmasına  kadar giden süreç demek ki bütün dengeleri alt üst etmiş.
15 Temmuz sonrası başlatılan soruşturmalar derinleştirildikçe Paralel Yapının bu memleketi ele geçirebilmek adına yıllar yılı nasıl hücre çalışması yaptığı yaparken de nasıl gözlerden uzak bir şekilde saklandığı da yavaş yavaş ortaya çıkıyor.
Devlet içerisinde var edilmeye çalışılan Paralel yapı ve bu yapıyı kontrol altında tutan üst akıl muhtemelen “Ne durumdayız” diye 15 Temmuz akşam saatlerinde düğmeye bastı ve biz bu günlere kadar geldik.
Böylesi bir noktada artık bizim “dün şöyle oldu, falanca böyle hata yaptı” deme gibi bir lüksümüz artık yoktur, siyasi partilerin bir oy daha fazla almak adına bu tür yapılar ile birlikte yol yürümesinin zararları da son derece net bir şekilde ortaya çıkmıştır.
Burada bütün iş başta Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım olmak üzere bütün AK Partili siyasetçilere düşmektedir, AK partili yöneticiler kendileri gibi düşünmeyenleri ötekileştirmeden, herkesi kucaklayan bir siyaset geliştirdikleri takdirde bu noktada daha hızlı adımlar atılacağını düşünüyoruz.
Bu zamana kadar ne olduysa oldu, Bundan sonra Darbe denilen olgunun hayatımızdan bir daha geri gelmemek üzere çıkartılması adına yapılan hatalardan ders alınması bundan sonrası içinde yol haritası  olacaktır.
Demokratik kurulların önünün açılması, Medya üzerindeki baskıların ortadan kaldırılması, Darbeyi ortadan kaldıracak argümanları sonsuza kadar hayatımızdan çıkartılması adına gerekli bütün adımlar atılmalıdır.
Darbenin Panzehiri Hukuk devletidir, Hukuk devletinin oluşması adına yukarıda da belirttiğimiz gibi Sivil adımların atılması , Darbelerden canı yanan, kimyası bozulan vatandaşın tekrar huzurlu günlere dönmesi adına gereken ne varsa yapılmalıdır.
Sabah işe gitmek zorunda kalan vatandaşlarımız buna rağmen sabahlara kadar Meydanlarda aç susuz-uykusuz Demokrasi nöbeti tutuyor. Tutarken de “Ben darbe olmasın, demokrasiye ara verilmesin diye tankların önüne yattım, gerekeni yaptım bundan sonra da fedakarlık yapacağım ancak siyasetçilere düşende bundan sonra darbeyi engelleyecek kanuni düzenlemeleri yapsın ki bizde evimize dönüp başımızı huzurlu bir şekilde yastığa koyalım” diyorlar.
Bu olumsuzlukların giderilmesi adına siyasetçilere çok büyük iş düşmektedir, ve siyasetçi gereken adımları atmalıdır, Bunun içinde bütün şartlar mevcuttur.