Uzun zamandır hayatımızda uygulanıp uygulanmaması tartışılan “Başkanlık sistemi” MHP Genel başkanı Devlet Bahçeli’nin geçtiğimiz Salı günü TBMM’de grup toplantısında yaptığı açıklama ile yeni bir viraj daha aldı.
Başkanlık sisteminin uygulanması ve şu an Cumhurbaşkanlığı makamında bulunan Erdoğan’ın Başkanlık koltuğuna oturması için gerekli yasal düzenlemesi için AK Partinin TBMM’deki sayısının yetmediği bunun için de en azından bir siyasi partinin bu konuda katkı sunması gerektiği herkes tarafından biliniyor.
Geçtiğimiz yıllarda Başkanlık meselesi gündeme geldiğinde HDP yöneticileri “Biz AK Partiye Başkanlık sisteminin gelmesi adına katkı sunabiliriz ancak bizimde kendimize göre taleplerimiz var o taleplerimize EVET demeniz durumunda gerekli katkıları sunarız” demelerine rağmen HDP ile bir çalışmanın herhangi bir siyasi partiye maliyetinin ne kadar ağır olacağı bilindiğinden ve siyasi iklim bu duruma uygun olmadığından bu çağrıya AK Parti tarafından cevap verilmedi.
Başkanlık sisteminin Türkiye’de hayata geçirilmesi adına AK Partinin siyaseten imkan bulduğu her ortamda yeni arayışlarda bulunduğu ve bulunmaya da devam edeceği bilindiğinden geçtiğimiz salı günü MHP Genel başkanı Devlet Bahçeli’nin Başkanlık ile ilgili açıklamasına Başbakan Binali Yıldırım’da anında “Görüşmeye hazırız” cevabını verdi.
MHP Genel başkanı Devlet Bahçeli’nin konuşması “Hadi getirin teklifinizi hemen kabul edelim” şeklinde elbette ki değil ancak AK Parti tarafından oldum olası bir hedef olarak belirlenen Başkanlık sisteminin hayata geçirilmesi ile ilgili mesele kamuoyu ile olumlu yada olumsuz olarak paylaşılınca konu ile ilgili bir virajın daha aşıldığı çok net bir şekilde görülüyor.
Dünyanın pek çok ülkesinde uygulanan kiminde başarıl kiminde de başarısız olan Başkanlık sisteminin Türkiye’de uygulanmasını isteyen AK Parti bu konuda elbette ki yalnız değil, sadece CHP ve MHP’nin karşı olduğunu bildiğimiz bu modeli yıllar yılı TBMM’de grubu olan yada olmayan pek çok siyasi partinin istediği ancak Başkanlık sistemini isteyen siyasi partilerin TBMM’de milletvekili sayısının fazla olmaması nedeni ile gündem olmuyordu.
AK Partinin özellikle de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın çok istediği Başkanlık siteminin Türkiye’de nasıl uygulanacağı yada Dünyanın hangi ülkesinde uygulanan modelin Türkiye’de uygulanacağı ile ilgili son derece büyük bir belirsizlik olmasına rağmen sistem ile ilgili tartışmaların asla bitmediği gerçeği de orta yede duruyor.
03 Kasım 2002 yılı itibarı ile AK Partiye sıkıştığı her noktada yardımcı olan MHP’nin şu sıralarda en azından Başkanlık sistemi ile ilgili başlattığı tartışma AK Partiye can simidi gibi gelmiştir, 15 Temmuz sonrası hayata geçirilen “Yenikapı Ruhu” çerçevesinde tam bir birlik görüntüsü veren iki partinin “Başkanlık sistemi” ile ilgili tam bir gönül birliği içerisinde olacaklarını düşünüyoruz.
Geçen zaman zarfında dünya değiştiği gibi insanların fikirlerinde de değişiklikler olabiliyor, Bu noktada dün Başkanlık sitemi ile ilgili çekincesi olan çok sayıda vatandaşımızın şu sıralarda “Başkanlık sistemi Türkiye’de uygulanabilir” fikrine daha sıcak baktıkları da bir gerçek.
Başkanlık sistemi ile ilgili bu aşamadan sonra yapılacak olan “Hangi modelin bizim ülkemizde uygulanacağı” sorusuna cevap bulabilmektir ancak AK Partiyi gibi son derece dinamik bir partinin MHP Genel başkanı Devlet Bahçeli’nin açtığı bu kapıdan geçebilmek adına son derece hızlı davranacağı da herkes tarafından bildiriliyor.
Bundan sonra Türk insanını bekleyen iki yol vardır: Birincisi Erken bir genel seçim ikincisi de Başkanlık sistemi, bu ii yoldan hangisinin seçileceği her ne kadar seçmeni ilgilendirse de böylesi anlarda daha çok partilerin genel başkanları karar verdiğinden bundan sonraki süreci de Genel başkanlar yönetecektir.