MHP Kocaeli İl Başkanlığı'nın talebi üzerine Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından yaptırılan bir üst geçide Alparslan Türkeş ismi verildi. Normal şartlarda Kocaeli Büyükşehir yöneticileri tarafından teleffuz edilmesi bile zor olan bu durum 15 Temmuz sonrası uygulamaya konulan “Yenikapı Ruhu” çerçevesinde ortaya çıkan “yumuşama” sonrasında hayata geçirildi.

Üst geçidin tanıtımı sırasında konuşan Kocaeli Valisi Hasan Basri Güzeloğlu “Ülke siyasetinde ve ülkemizin bugünlere gelmesinde büyük katkıları olan merhum Alparslan Türkeş ismini taşıyan üst geçidin insanımıza ve ülkemize hayırlı olmasını diliyorum” derken, Kocaeli Büyükşehir Belediye başkanı İbrahim Karaosmanoğlu’da  “Başbuğ Alparslan Türkeş büyüğümüzün ismini verdiğimiz köprümüz vatana millete hayırlı olsun” diyerek, “Yenikapı Ruhu” çerçevesinde ifadeler kullandı.

Normal şartlar altında AK Partili bir belediye başkanının kendi partisinden olmayan bir lider ile ilgili böylesine hoş tanımlamalar yapması hele hele bir görev başında bulunan bir Valinin bir siyasi lider ile ilgili olarak övücü ifadeler kullanması Türkiye gibi siyasetin son derece acımasız yapıldığı bir ülkede çok ama çok zor bir durumdur ancak yazımızın başında da belirttiğimiz gibi bizi derin acılar içerisinde bırakan 15 Temmuz’daki “Darbe girişimi” sonrası kırık dökük te olsa hayata geçirilmeye çalışılan “Yenikapı Ruhu” çerçevesinde Birlik ve Beraberlik adına ileriye dönük adımlar atılmaya çalışılıyor.

15 Temmuz ya da ona benzeyen süreçlerde bu millet bir noktadan sonra “mecburi” bir şekilde bir araya gelmek ve kendisini memleketin selameti açısından bir arada bulunmak zorunda hissediyorsa bu noktada doğduğumuz günden öldüğümüz ana kadar hayatımızın her anında olan siyaseten daha da önemlisi belediyelerde de bazı adımların atılmasını zorunlu hale getiriyor.

Dikkat edin yerel yönetimlerden  en fazla şikayet seçimi kazanan ve Belediye meclisinde çok az sayılar ile üstünlük kuran yönetimlerin mecliste bulunan diğer siyasi parti temsilcilerini yok sayması ve seçimi kazandıkları kenti tek başına yönetmeleri noktasındır.

Daha açık bir ifade ile Seçimi kazanan siyasi partinin adayı başta imar olmak üzere ne kadar komisyon varsa bunların tamamında kendi meclis üyelerinden oluşan bir yapı oluşturuyor sayıları az yada çok olan diğer partilerden bırakın üye almayı o siyasi partilerin üyelerini adeta yok sayan bir profil çiziyor.

Belediye meclislerinde zaman zaman muhalefete mensup partilerin oy yada meclis üyesi sayıları iktidar partisinin üyeleri ile aşağı yukarı aynı noktada oluyor ancak Kazanan belediye başkanlarının ayrıca kontenjan üyeleri de olduğundan sayıları fazla olmayan bir üstünlük sağlıyorlar.

İşte böylesi bir aritmetik tabloda kazanan parti diğer siyasi partilerin talebine bakmadan yada oradan haklı bir talep gelmiş olsa bile meclisteki sayısal üstünlüğüne güvenerek kamuoyuna faydalı bile olsa “Kabul edenler-Kabul etmeyenler” diye oylayarak talep yada talepleri anında reddediyorlar.

Hazır “Yenikapı Ruhu” varken hazır başta liderler olmak üzere tüm siyasi parti mensupları dışarıdan gelebilecek tehlikelere  karşı tek vücut olmuşken mevcut belediye başkanları ve belediye yönetimleri ilk Mecliste bu durumu masaya yatırarak muhalefet partilerin de işin içerisine katmayı denemelidirler.

Mesela İlçe belediyeleri artık içinden çıkılamaz bir hale gelen şehirlerin nefes alabilmeleri adına Belediyelerin imar komisyonlarına en az kendi partilileri kadar muhalefet partilerine mensup üye alabilir. Gündelik hayatımızı iyi yada kötü yönde etkileyen bütün çalışmaların görüşüldüğü “Belediye encümenine” en az kendi üye sayıları kadar muhalefete mensup üye alabilirler, bu paylaşım ne kadar komisyon varsa bir tamamında uygulanabilir.

Muhalefet partilerini de işin içerisine alacak bir sistem sayesinde bir kere muhalefette komisyonlarda olacağından “kayırma-kollama-rüşvet” gibi artık herkese illallah dedirten belalardan kurtulmuş olabileceğimiz gibi muhalefet partilerine mensup üyelerden gelen “Olup bitenler bizden kaçırılıyor” şeklindeki şikayetlerden de bir şekilde arınmış olacağız.

Türkiye Siyasette artık bir takım olumsuzlukları aşmak zorundadır, Eğer AK Partili bir belediye başka siyasi görüşlere mensup liderlerin ismini şehrin belli bölgelerine verebiliyorsa o kentin selameti içinde muhalefet partilerinin üyeleri ile birlikte çalışmak gibi bir güzelliği bu milletten esirgememelidir.